30 Mayıs 2014 Cuma

Rang De Basanti [ Onu Sarıya Boya ]

Gece gece film izlemek için sitelerde dolanırken bu film karşıma çıktı Bi Aamir Khan hayranı olarak izlemek gereginde hissettim kendimi.. Başta izlerken heyecanladım ve dogru bir karar verdigimi anladım biraz daha dakikalar  geçince klasik gençlik sineması demedim degil hani ;) biraz bozuldum tabi ama birazdaha saniyeler geçince nefesimi tutarak izledigimi farkettim bu bir geçmiş-gelecek filmi idi 1920 lerden gösterimle ara ara daha sonra  günümüze gelen muhteşemm bir filmmiş aslında iyiki izledim iyiki size yazıyorum ilk yarım saate aldanıp benım gibi kötü düşünmeyin sonuna kadar izlemenizi ısrarla tavsiye ederim sevgiler...




Filmin imdb puanı: 

8.40

türleri: 

Dram ve Tarih

yönetmeni: 

Rakeysh Omprakash Mehra

oyuncuları: 

Aamir Khan, Alice Patten, Atul Kulkarni, Kunal Kapoor, Madhavan, Sharman Joshi, Siddharth, Soha Ali Khan, Steven Mackintosh ve Waheeda Rehman
Rang De Basanti Konusu;
Genç bir İngiliz bayan(Sue) büyükbabasının 1920 yıllarında Hindistan'ın özgürlüğü hakkında yazdığı günlüğü ile ilgili bir belgesel çekmek için Hindistan'a gider.Hindistan'da kendisine yardım etmeyi kabul eden Hintli genç kız (Sonia) ile birlikte belgesel filmde oynayacak oyuncuyu üniversitede aramaya kalkışırlar. Kültüründen uzaklaşmış birçok aday kitlesinden sonra kötünün iyisi tadında bir grup oluşturulur. Grup, belgesel çekildikçe konuyu kavramaya, benimsemeye ve haliyle de bilinçlenmeye başlar… Filmin adı Rang De Basanti (Onu Sarıya Boya). Sarı hint kültüründe fedakarlık anlamına gelmekteymiş. Bu yüzden filmin bir kısmı sarı renginde çekilmiş.

Rang De Basanti'' filmi Hindistanda toplam 42 ödül Aamir Khan ise Filmfare özel jüri ödülünü almıştır ve Oscar'a aday olarak gösterilmek istendi..Ama film Oscar'a aday olmak için çok uzundu ..Buna rağmen film İngiltere'de düzenlenen BAFTA en iyi yabancı film ödülünü almıştır..










29 Mayıs 2014 Perşembe

Çılgın Keçeler Bunlar ;) Keçeden Telefon Kılıfları

Keçelerden okadar çok paylaşım yaptımki paylaşırken bile yeni fikiler yeni tasarımlar canlanıveriyor birden gözümde bunları ben yapmadım ama bayıldım sizlerinde görmesi için paylaşıyorumm sizinde tasarımınız varsa keçelerle ilgili bekliyorum sevgiler ;) 







28 Mayıs 2014 Çarşamba

My Name Is Khan


Hayırlı Geceler dilemekle beraber gözlerimdeki yaşları silmeden izleyeli daha 10 dakıka olup size hemen yazmak istedigim tüm duygularımla ifade etmeye çalıştigim,muhteşemmmmmm,bir film muhteşemmmmmm diyorum çünki bu film bunu fazlasıyla hakedıyor öncelikle hint fimlerine takıntılı bir sinema sever ve hint sinemasına fazlasıyla aşık olan biri olarak ne önerirsem ısrarla izlemenizi tavsiye ederim sevgilerimi sunar izledikten sonra teşekkürlerinizi beklerim :)))











Ödülleri
8 ödül ve 10 adaylık

Film Özeti
“Dünyada iki tür insan vardır oğlum, iyi insan ve kötü insan. Başka fark yoktur.”

Senaryosu Shibani Bathija ve Niranjan Iyengar’ın elinden çıkmış, yönetmenliğini ise Karan Johar’ın üstlendiği My name is Khan, ülkemizde gösterime bile girmezken ,  ilk olarak 11 Şubat 2010’da Hollanda’da vizyona girdi.Film yapılan iş bakımından belki yüzlerce filmin yapamadığını başarmıştı.
"Sayın Başkan, benim adım Khan ve ben bir terörist değilim."
Rızvan Khan (Shahrukh Khan) küçüklüğünü annesiyle (Zarina Vahab) ıssız bir yerde geçiren bir müslümandır. Annesi öldükten sonra Amerika'ya küçük kardeşinin yanına gider. Orada tanıştığı ve aşık olduğu Mandira (Kajol) adında dul ve Hindu bir kadın ile evlenir. Rızvan Khan aynı zamanda daAsperger sendromu hastasıdır. Bu hastalık Otizm rahatsızlığının bir çeşididir ve ömür boyu süren, sosyal etkileşime ve iletişime zarar veren, sınırlı ve tekrarlanan davranışlara yol açan beynin gelişimini engelleyen bir rahatsızlıktır. 11 Eylül saldırılarından sonra  Mandira'nın oğlu raşist kesimler tarafından döverek öldürülür. Öldürülme sebebi annesi evlendikten sonra Khan soyadını almış olmalarıdır. Bunun üzerine Mandira Rizvan'i terk eder. Rizvan ne zaman geri gelebileceğini sorunca, Mandira ona Amerika Birleşik Devletleri başkanına gidip, adının Khan olduğunu ama bir terörist olmadığını açıklamasını ve ondan sonra geri gelmesini söyler. Rizvan hastalığı dolayısıyla bunu ciddiye alır ve yolculuğuna başlar. Başkan Obama ile görüşüp ile buluşmadan geri dönmeyecektir ve ona diyecektir ki: "Sayın Başkan, benim adım Khan ve ben bir terörist değilim."
Filmin temelinde 11 Eylül saldırısı sonrası Amerikalıların Müslümanlara bakış açıları ve yaptıkları yer alıyor Rizvan Khan da filmdeki en öne çıkan replikle, “My NameIs Khan andIi’m Not a Terrorist” sözü ile onlara öncülük ediyor bir anlamda.
Film de Rizvan Khan karakterinin müthiş işlenişi, oyunculuktaki başarı ve konunun tanıdık olması filmin akıcılığına büyük katkı sağlıyor. Film yüksek bir enerji ve mutluluk haliyle giderken birden bire gerilim haline atlıyor ki, geçiş oldukça başarılıdır.
My Name Is Khan filminin asıl çıkma sebebi
 Gazeteci Mahdureeta Mukherjee, Hindistandaki terör olayları esnasında (Aralık 2008), ünlü ve başarılı Yönetmen Karan Johar'la röportaj yaptı. Gazetecinin "My Name is Khan filmi, Hinduların ve Müslümanların hiç olmadıkları kadar birlik oldukları zamanda başladı" ifadesine Karan Johar"Oldukça önemli bir zamanda olduğumuzu düşünüyorum, çünkü milletimizin birlik olması cok büyük anlam taşıyor ve ben bu duruma şahitlik yapabildiğim için cok mutluyum. Herkes terörün bir dini olmadığını ve asla olmayacağını biliyor. Bir Film yapımcısı olarak, sosyal bir sorumluluğum, görevim olduğunu biliyorum ve bu görevimi yerine getireceğime dair söz veriyorum." şeklinde cevap verdi.[kaynak belirtilmeli] Ayrıca Shahrukh Khan'da şu şekilde konuştu:"Film, kabiliyetsiz(hasta) bir adamın sakatlığa, güçsüzlüğe karşı yaptığı savaşını anlatmıyor. Hasta adamın, tüm dünyada olan Terör, Savaş, Nefret ve Düşmanlığa karşı yaptığı savaşı anlatıyor. [...] My Name is Khan filmi aynı zamanda Islam'ıda ele alıyor. Islam'ı ve dünyanın Islam'a bakış açısını ele alıyor. Fakat taraf tutmadık. Biz sadece iyi insanların ve kötü insanların var olduğunu söylemeye çalışıyoruz. Kötü Hindular, iyi Hindular, kötü Hristiyanlar, iyi Hristiyanlar olmaz. Ya iyi bir insanızdır, ya da kötü bir insanızdır. Din kriter değildir, insanlık kriterdir .

27 Mayıs 2014 Salı

The Physician – İbni Sina: Hekim


8 yaşındaki Rob Cole normal bir şekilde dünyaya gelmiş sonrasında ise annesinin ölümünü sezgilerini almaya başlar. Farkını varıp fakat engel olmadığı ölüm için çok ızdırap çekmektedir, Bader bir yolunu bulup onu uzun bir yolculuga çıkartır, ufak çapta hokkabazlıklar ve hekimlik alanında değişik yöntemleri öğrendiği bir eğitim zamanı ile geçmektedir bu yolculuk. İlerleyen zamanlardan sonra Cole için bu metodlar sınırlı kalır ve daha zengin bir bilgi birikimine sahip olmayı istemeyi arzular ve yolunu Pers topraklarına çevirir ve görmeyi dilediği kişi tüm doktorların doktoru İbn-İ Sina’dır








Uzun zamandır çok film izledim ama sizlerle paylaşamadım en son izledigim ve çok çok begendigim bir filmi sizlere ısrarla öneriyorum..Filmde müslümanlar,selçuklular,yahudi,hristiyan vs vs dinler anlatılıyor müslümanları baya kötü anlatmışlar diyebilirim ama film olarak bakarsak olaya gerçekten muhteşem bir film izleyenlerin yorumarını bekliyorum sevgiler..